30 Haziran 2011 Perşembe

Adet Düzensizliği Hakkında Bilgiler

Sponsorlu Bağlantılar:

ADET DÜZENSİZLİĞİ VE NEDENLERİ HAKKINDA BİLGİLER:

adet düzensizliği

Pratik olma­sı açısın­dan adet düzensizliği­ni kadın hayatı­nın farklı evrelerinde incelemekte fayda vardır­. Bu amaçla kadın hayatını çocukluk, ergenlik, doğurganlık, premenopoz (menopoz öncesi) ve menopoz olarak ayırmakta ve düzensiz kanamaları bu şekil­de incelemekte fayda vardır:

Çocukluk çağı:
Çocukluk çağı doğumdan ilk adet görülene kadar geçen  zamandır­. İlk adet kanama­sı ortalama olarak 12 yaşın­da görülür. İlk adetin 9 yaşın­ dan evvel görülme­si halinde hormonal bir bozukluk sözkonusu olabileceği gibi, 16 yaşına kadar gerçekleşmeme­si halinde hormonal bir bozukluk dışın­da yapısal bazı kusurlar da (kızlık zarı­nın tam kapalı olma­sı ve kanın akmasına i­zin vermemesi, genital organların olmama­sı gibi) sözkonusu olabileceğinden  mutlaka jinekolojik muayene gerekir­.

Ergenlik süreci:
İlk adetin görülmesiyle beraber genç kadınlığa ilk adım atılır­. Ancak hormonal sistemin olgunlaşma­sı iki sene gibi bir sürede tamamlandığın­dan siklusların bir kısmı ovulasyon (yumurtlama) olmadan gerçekleşir­. Bu yüzden  ergenlik sürecinde adet gecikmelerine ve/veya adetlerin normalden  uzun sürmesine sık rastlanır­. Bu dönemdeki bir genç k ı­zın 6 ay boyunca adet görmeme­si ve/veya gördüğü kanamaların normalden  fazla olduğunun düşünülme­si halinde jinekolojik muayene gerekir­.

Doğurganlık süreci:
Ergenlik süreci­nin belli bir aşamasın­dan itibaren  adetler düzenli hale gelir ve siklusların tümünde ovulasyon (yumurtlama) olur. Bu dönem kadı­nın gebe kalabileceği dönemdir ve menopoza kadar devam eder.

Bu dönemde en  sık görülen  adet düzensizlikleri gecikmeler, ara kanamalar, adetin fazla olma­sı ve uzun sürme­si ya da az olma­sı ve kısa sürme­si şeklinde olur.

Gecikmeler: Doğurganlık sürecinde de adet gecikmelerine sık rastlanır­. Aktif cinsel yaşamı olan ve etkin bir korunma yöntemi kullanmayan kadın­da görülen  adet gecikmeleri­nin en  muhtemel nedeni gebeliktir­. İkinci muhtemel neden  de herhangi bir şekil­de o siklusta ovulasyon (yumurtlama) olmama­sı ve bu sebepten  dolayı "dökülmenin" gecikmesidir­. Düzenli adet gören  bir kadın­da beklenmedik bir şekil­de meydana gelen gecikmenin nedeni ise stres, mevsimsel değişiklikler, mekan değişiklikleri ola­bilir­. Bir kadın­da senede bir defa adet gecikme­si olma­sı ileri inceleme gerektiren  bir durum değildir­. Ancak adet gecikme­si senede bir kereden  çok oluyorsa ve/veya gecikmelerden  biri 6 aydan daha uzun sürüyorsa hormonal tetkik yapılma­sı gerekir­.

Adet gecikmesi­nin diğer önemli nedenleri arasın­da aylık ya da üç aylık korunma iğneleri ya da kola uygulanan hormon çubukları­nın içinde bulunan hormonların yanetkileri sayıla­bilir­.

Ara kanamalar: Doğurganlık sürecinde sık görülen  diğer bir adet düzensizliğidir­. En muhtemel neden  serviksteki enfeksiyonlardır­. Diğer muhtemel nedenler miyomlar (uterusta bulunan selim tabiatlı urlar) ve serviks polipleridir (polipler de selim tabiatlı oluşumlardır). Spiral kullanımı, doğum kontrol hapı kullanımı, aylık, üçaylık iğneler ve kola uygulanan çubuklar da lekelenme tarzın­da ara kanamalara neden  ola­bilirler.

Adetin fazla olması: En muhtemel neden  yumurtlama olmadan gerçekleşen  siklustur. Diğer nedenler spiral kullanımı, aylık, üçaylık iğneler ve kola uygulanan çubuklardır­. Farkın­da olunmayan gebeliğin düşükle sonuçlanma­sı da yanlışlıkla adet kanama­sı sanıla­bilir­.

Adetin az olması: Adet sürecinde görülen  kanama miktarı yaşla beraber azalma eğilimi gösterir­. Doğum kontrol hapı kullanımı da adet kanamasını önemli ölçülerde azaltır­. Sorunlu seyreden  kürtajlar sonrası endometriumda (rahim iç tabakasında) meydana gelen yapışıklıklar da az adet görülmesine ileri derecede yapışıklıklar­da hiç adet görememeye neden  ola­bilir­. Şüpheli durumlar­da "Üstüne görme" yani gebelikte meydana gelen kanamayı adet kanama­sı sanma yönünden  gerekli incelemeler de mutlaka yapılmalıdır­.

Sık adet görme: En muhtemel neden  hormonal dengesizliktir­. Arakanamalar genelde adet kanama­sı ile karıştıkların­dan ara kanamaların muhtemel nedenleri burada da sözkonusu ola­bilir­.

Tüm bunlara ilaveten her türlü normalden  fazla kanama halinde vücudun kanamayı durdurma ve kanı pıhtılaştır­ma mekanizmalarındaki muhtemel bir bozukluk mutlaka akla gelmelidir­. Bu özellikle ergenlik sürecinde olan ve tüm kanamaları bir "faciaya" dönüşen  kızlar­da muhtemel neden  ola­bilir ve araştırılmalıdır­.

Adet düzensizliklerinde ne gibi incelemeler yapılır?

Normalden  sapma olan her kanama mutlaka doktor muayenesi gerektiren  bir haldir­. Doktor incelemesinde yapılacak olan işlemler komple jinekolojik muayene, ultrason, papsmear ve doğurganlık çağın­da olanlar­da gebelik testi şeklinde olacaktır­. Bu incelemeler normaldışı kanamaların yaklaşık %80'i­nin aydınlatılma­sı için yeterli olur. Ek olarak bazı özel durumlar­da hormonal tetkikler (özellikle sürekli gecikme­si olanlar, gecikme­si 6 aydan daha uzun sürenler, beraberinde tüylenme, şişmanlama, gebe kalamama şikayeti olanlar gibi), biyopsi işlemleri (ara kanama­sı olmakla beraber kanser ya da kanser öncesi lezyon şüphesi olanlar, 35 yaşın üstündeki tüm normaldışı kanamalar, menopozda kanama) de adet düzensizliği olan kadınlar­da uygulanan ileri tetkiklerdir­.

Adet Düzensizliği nasıl tedavi edilir?
Tanı koyma esnasın­da yapılan incelemeler şu sorulara cevap ararlar: gebelik varmıdır?; tedavi edilme­si gereken  hormonal dengesizlik varmıdır?; cerrahi yolla uzaklaştırılma­sı gereken  kanser öncüsü lezyon ya da kanser varmıdır? Bu üç durum da saptanmamışsa bu durumda en  muhtemel neden  enfeksiyondur ve antibiyotik tedavisi verilir­. Tedaviye rağmen  devam eden  kanamalar­da incelemelerin tekrar edilme­si gerekebilir­.

Jinekolojik muayene ve ultrason­da saptanan bulgulara ilaveten idrar veya kan­da yapılan gebelik testleriyle gebelik tanısı kesinleştirilir­. Gebelik olduğun­da da genelde düşük tehdidi, düşük ya da dış gebelik sözkonusudur ve bu durumlar usulüne uygun olarak tedavi edilir­.

Hormonal dengesizlik çoğu kez yumurtlama olmama­sı şeklindedir­. Bu durumun tedavi edilme­si önemlidir zira endometrium tabakası­nın progesteron salgısı olmaks ı­zın kalınlaşma­sı dokuda kanser öncüsü lezyon (oluşum) ve daha ileri durumlar­da kanser gelişimine neden  ola­bilir­. Tedavi için çocuk isteği olanlara yumurtlamanın tekrar sağlanması, çocuk isteği olmayanlara ise eksik olan progesteron hormonunun takviye edilme­si için tedavi verilir­.

Servikste polip ( rahim ağzı selim tabiatlı oluşum ), endometriumda polip ( rahim iç tabakası selim tabiatlı oluşum ) ya da diğer kanamaya yolaçacak kitleler (miyom gibi) varsa kanamayı kontrol altına almak için genelde cerrahi müdahale gerekir­. Bu müdahale polip hallerinde basit olarak polipin çıkarılma­sı şeklinde olabileceği gibi büyük miyomlar­da (rahimde bulunan selim tabiatlı urlar ) uterusun çıkarılma­sı şeklinde de ola­bilir­.

Kanser öncüsü lezyon ya da kanser saptandığın­da ise odak kesinlikle saptandıktan sonra usulüne uygun tedavi yapılır.

Konuyla ilgili aramalar: aşırı adet kanaması , az adet oluyorum , adet olurken fazla kan geliyor , adetim düzensiz oluyor , aybaşı düzensizliği